Bende “Eksantirik” e ek olarak birkaç şey söylemek istedim bu filme. Geçenlerde gittim ve filmi izledim. Gördüğüm kadarıyla filme ilgi büyük. Yine iyi bir gişe yapıcak gibi duruyor. Mahsun Kırmızıgül’ün 2. filmini çekeceğini duymuştum. Ancak çekimlerin başladığını bir gece geç vakitte Harbiye’de yakın bir arkadaşımla önümüzü kestiklerinde anladım. Kibar bir bey, beklememizi veya karşı kaldırımdan yürümemizi rica etti bizden. O sırada en popüler olan bölgede filmin “travesti”li sahneleri çekiliyormuş. Ondan sonra herkes gibi bende merakla beklemeye başladım filmi. Çünkü “Beyaz Melek” etkileyici bir film olmuştu. “Güneşi Gördüm” de, yine güçlü kadrosu ile dikkat çekiciydi. Evet dediğim gibi geçenlerde uzun bir beklemenin ardından (bekleme sebebi gençtturkcell kampanyasından faydalanma isteğindendir.) “felicita” ile biletlerimizi aldık. Daha önce izleyen arkadaşlarımla ve başka insanlarla yapılan konuşmalarda, konunun çok kalabalık olduğu, “doğu” ile ilgili bütün problemlerin bir seferde işlenmeye çalışıldığı idi. Ancak ben filmi fazlasıyla beğendim. Evet kalabalık ele alınmış bir konuydu. Ancak hepsi tek bir yere çıkıyordu. Doğuya ulaşamayan “Devlet” (doğu dışında heryere ulaştığı düşünülmesin lütfen) , buna ilintili olarak büyüyen “cehalet”. Filmde “Doğu”muz ile ilgili bütün zorluklar ve sıkıntılar anlatılmış. Eksantirik’in de dediği gibi umarım izlemesi gereken “şahıs”lar bu filmi izlerler. Umarım Mahsun Kırmızıgül’ün iki filmininde sonunda verdiği yazılı mesajlar yerine ulaşır. Her iki filminde de anlattıklarının gerçekleğini filmlerin sonundaki rakamlarla belgeleyen Kırmızıgül, bence elini bir taşın altına sokma çabasında. Saygıyla karşılıyorum.
***Not: Sanırım İstanbul’lu arkadaşlarımı ilgilendiren bir durum. İKSV’nin düzenlediği 28. ULUSLARARASI İSTANBUL FİLM FESTİVALİ (4-19 NİSAN) ile ilgili bilgileri en detaylı şekilde sizlere aktarmaya çalışacağım.
Hatta şöyle başlayabilirim sanırım. Yönetmenliğini Tomris Giritlioğlu’nun yaptığı “Güz Sancısı” filmi festivalde yer almıyor. SEBEP; Türkiye’nin yakın geçmişi ile ilgili ve azınlık sorunlarını anlatan bir film. Yönetmeni olan Tomris Giritlioğlu tarafından festivale dahil olması istenmiyor. Daha sonra festival kurulunun ricası ile film festival için başvuru yapıyor. Ancak yarışacak filmlere karar veren jüri “Güz Sancısı” filminin yarışma kriterlerine uygun olmadığı için yarışma bölümünde değil, gösterim bölümünde yer almasını uygun görüyor. Filmin yapımcıları ve Tomris Hanım bu duruma tepki göstererek filmi festivalden tamamen çekme kararı alıyorlar. Bunun sebebini ise Tomris Hanım katıldığı Sade Vatandaş Programında (Okan Bayülgen-NTV) şöyle dile getirdi; “Jüri’nin filmi yarışma bölümüne almama sebebi bizi tatmin etmedi. Anlattıklarına göre yarışacak filmler, sinema olarak bir niteliğe sahip olmalı ve orjinal bir sunum içerisinde betimlenmeli.” (Tomris Hanım’ın söyledikleri birebir bunlar değildi ancak konuşulan konu bu şekildeydi. Cümlelerini aynı şekilde hatırlayamadım ne yazık ki). Filmin yarışma bölümüne alınmayışına gösterilen sebep yapımcıları ve Tomris Giritlioğlu’nu tatmin etmediği için filmi festivalden tamamen çekmişler.
Elini taşın altına sokanlara saygılarla…