Otomotiv teknolojisi her geçen gün yeni şeyler keşfediyor ,bu keşifleri tüketiye sunuyor. e ABS ‘nin Airbag’in opsiyonel olduğu günler eskilerde kaldı. Artık bütün araçlarda birçok güvenlik donanımı standart olarak sunuluyor.

bu yeni teknolojilerden biride “Çarpışma sonrası frenleme” teknolojisi .

Trafik kazasının her türlüsü tehlikeli olmakla beraber ,genel olarak yapılan istatiski verilerde kazalardaki can kayıplarının azımsanmayacak kadar kısmının ikinci çarpışmalarda meydana geldiği paylaşılıyor.  İkinci çarpışmanın neden olacağı etkiler, araç içerisindeki yolcular için birinci çarpışmanın etkisinden daha tehlikeli olabiliyor. Özellikle yüksek hızda gerçekleşen kaza anlarında, sürücüler araç hâkimiyetini yitirebiliyor.

“Çarpışma Sonrası Frenleme Teknolojisi” nedir, nasıl devreye girer?

Aracın hızına bağlı olmaksızın Güvenlik Kontrol Ünitesi (SCU); çarpma sensöründen gelen sinyaller aracılığıyla bir çarpışma meydana geldiğini algılayarak, mevcut veri ağları aracılığıyla aldığı sinyalleri elektronik frenleme sistemine iletir. Hava yastığı sensörleri, “Çarpışma Sonrası Frenleme Teknoloji”si açısından hayati bir önem taşır. Elektronik Denge Kontrol (ESC) teknolojisine bağlı olarak araç güvenlik sistemi, çarpışma sonrasında sürücünün fren pedalını kontrol edemediği durumlarda bile, aracın otomatik olarak fren yapmasını sağlar. Bu sayede birinci çarpışın etkisinden daha fazla risk taşıyan ikincil çarpışma riskinin azaltılmasını sağlayarak; hasar ve yaralanmaları en aza indirger.

Güvenlik sisteminin en önemli özelliklerinden birisi de; bir çarpışma sonrasında sürücünün ani fren yapmak zorunda kalması durumunda; normal şartlar altında fren kontrolünü yitirmesi beklenirken; fren pedalını tekrar kontrollü kullanabilmesi. Bu sırada frene müdahale edilmediğinde ise sistem aracın tamamen durana kadar fren yapmasını sağlıyor.