İstanbul’da yaşayan hatta ileri götürüp İstanbul’a aşık olan biri tarafından yani “ben”den bunu duymak şaşırtıcı biliyorum. Ama artık bu kadarıda fazla arkadaşlar…
Muğla Üniversitesi Matematik Bölümü son sınıf öğrencisi Hüseyin Sarı yaz tatillerinde harç ve okul masraflarını karşılamak için İstanbu Büyükşehir Belediyesi Trafik Müdürlüğü’nden iş alan taşeron bir firmada çalışarak para kazanıyordu.Mübarek Ramazan ayının ilk sahuruydu…
Otogar çıkışında sırf trafik kazaları yaşanmasın, insanlar “ecelsiz” ölmesin diye işine koyulmuştu Hüseyin Sarı. Yol üzerine “Elektronik Denetleme Sistemi” (EDS) yazmaktı o gece ki görevi. Sahur vakti geldiğinde ise karnını doyurmak için eşyalarını taşıdıkları kamyonetin hemen yanında yemeğini yiyordu.
Gece saat 2 suvarlarında muhtemelen hiçbir duygusuna gem vuramayan, o saatte aracın kontrolunu yitrecek kadar sürat yapan, “Mübarek Ramazan ayının ilk gecesinde alkollü olduğunu düşünmek istemediğim” bir sürücü otomobilinin hakimiyetini kaybetti. Önce bariyerlere daha sonra Hüseyin Sarı ve arkadaşlarına çarptı… Hüseyin Sarı olay yerinde can verirken, iki arkadaşı da ağır yaralandı…
Hüseyin Sarı, belkide geleceğin bilimadamı idi… ama ne farkederki o zaman da belki bir uçak kazasında can verecekti…
Geri izleme: Turkey » Ecelsiz ölümlerin Başkent’i “İstanbul”